Temsili örnekleme usulüne uyularak 20 yaş ve üzerindeki 3660 kişide yapılan tararnada fizik aktivite derecesi ve bunun diğer başlıca koroner risk faktörleriyle ilişkisi incelendi. Hem iş, hem de boş zaman fizik etkinliğinin bileşik değerlendirilmesiyle, katılımcılar bir anket aracılığıyla dört fizik aktivite derecesine sınıflandı. Üçüncü ve 4'üncü derecede etkinlik Türk erkeklerinin % 53'ünde, kadınlarının % 36'sında sergilendi. Bir puanlama usulüne dayanarak, erkeklerde kadınlara kı yasla % 11 daha fazla fizik aktivite gözlendi (2.57'ye /4ırşı 2.30 puan). Fizik aktivitenin diğer risk faktörleri üzerindeki etkisi incelenirken, yaş ayarlaması her aktivite sınıfı için 20- 69 yaşlarını kapsayan beş yaş grubunda eşit ağırlıklar kullanmak suretiyle ve erkekte ve kadında ayrı ağırlık uygulanarak yapıldı. Bu durumda kanda total kolesterol düzeyinin fizik etkinlik ile ters orantılı ilişki göterdiği kaydedildi: aktivite derecesi l'den 4'e yükseldikçe, ortalama kolesterol konsantrasyonu erkeklerde 185'ten 161 mg/dl'ye (derece başına ortalama 7.9 mg/dl), kadınlarda 184'ten 164 mg/dl'ye (her aktivite derecesi için 6.5 mg/dl) düştü. Fizik etkinlik sigara içenlerin yüzdesini etkilemediği gibi, kadınlarda beden kitle indeksine (BKI)'de tesir etmedi. Erkeklerde ise, BKI, artan her aktivite derecesi başına 0.4 kg/m2 azalmaktaydı. En düşük ve en yüksek aktivite derecesine sahip bireyler arasında, yaş¬ayarlanmış ortalama sistolik kan basıncında erkekte 3.4 mmHg, kadında 2.3 mmHg azalma kaydedildi. Böylece örneklem nüfusumuzda fizik etkinliğin bellibaşlı müsbet etkisinin kanda kolesterol düzeyi üzerine olduğu sonucuna varıldı.
Copyright © 2025 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi