Amaç: Sol atriyal trombozis varlığında arter kan serumundaki hemostatik değişkenlerin rolünü değerlendirmek. Serum biyobelirteçleri gibi transözofageal ekokardiyografi ihtiyacını potansiyel olarak azaltabilecek olan hemostatik değişkenleri tanımlamak.
Yöntemler: Bu çalışmaya non-valvüler asemptomatik atriyal fibrilasyonlu (AF); paroksismal, persistent veya kronik, hastalar alındı. Hastalar sol atriyal apendiks (SAA) trombüsünün varlığına göre, SAA trombüsü olanlar (Grup 1) ve SAA trombüsü olmayanlar (Grup 2) olmak üzere iki gruba ayırıldı. Bu iki grup arasında serum trombotik/fibrinolitik belirteçlerinin (beta-tromboglobulin, protrombin fragmanı 1 + 2, trombin/antitrombin kompleksi, insan PAI-1/tPA kompleksi ve D-dimer) düzeyleri arasındaki fark karşılaştırıldı.
Bulgular: Çalışma popülasyonunun yaş ortalaması 65.6±12.2 yıldı (dağılım 30–96 yaş) ve 33’ü (%61.1) erkekti. On dört (%25.9) hastada SAA trombüsü vardı, 40 hastada yoktu. İki gruptada pıhtılaşma / fibrinoliz belirteçlerinin herhangi birine göre anlamlı bir farklılık göstermedi. SAA trombüs (+) grubu, kalp yetmezliği, periferik arter hastalığı, koroner arter hastalığı ve kronik obstrüktif akciğer hastalığı oranlarında anlamlı olarak daha yüksek oranlara sahipti (p<0.05). Çalışmada değerlendirilen hemostatik değişkenlerin serum seviyeleri ve demografik ve klinik parametreler, ikili lojistik regresyon analizinde SAA trombüsünü belirleme konusunda anlamlı bulunmadı.
Sonuç: Arteriyel kan serumu belirteçleri, SAA trombüsü olan ve olmayan gruplar arasında farklılık göstermedi. AF ile gelen hastalarda SAA trombüsünü göstermede istatistiki olarak anlamsız bulundu.
Anahtar Kelimeler: Atriyal apandiks, atriyal fibrilasyon; kan pıhtılaşma faktörleri; trombüs.
Copyright © 2025 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi
