Son dönem böbrek yetersizliği olan hastalarda en önemli ölüm nedeni kardiyovasküler hastalıklardır. Kronik böbrek yetersizliği, koroner arter hastalığı, sol ventrikül hipertrofisi gibi sık görülen kardiyovasküler hastalıkların yanında perikardit, aritmi, infektif endokardit gibi kardiyovasküler sistemi ilgilendiren diğer hastalıklar için de risk faktörüdür. Kronik böbrek hastalarında sıklıkla eşlik eden sistemik hipertansiyon, hiperlipidemi, diyabetes mellitus, homosisteinemi, hiperparatiroidizm gibi durumlar da riskin oluşmasına katkıda bulunur. İskemik kalp hastalığının patofizyolojisinin, kliniğinin ve tanısının kronik böbrek yetersizliği hastalarında farklı yönleri olduğu kabul edilmelidir. Her ne kadar bu hastalarda tedavi yaklaşımı genel nüfusa benzer olsa da, özellikle farmakoterapide doz ayarlaması özel dikkat gerektirir. Kronik böbrek yetersizliği kardiyovasküler sistemi olumsuz yönde etkilerken, kalp yetersizliğinin de renal fonksiyonlar üzerinde, özellikle prerenal azotemi yoluyla olumsuz etkileri olabileceği unutulmamalıdır. Özellikle son yıllarda üzerinde durulan, koroner girişimler sırasında kullanılan radyokontrast maddelere bağlı nefropati de, dikkatleri bu iki sistemin birbirleriyle ilişkilerine çekmiştir. Bu yazıda böbrek hastalıkları ve kardiyovasküler sistemin etkileşimi ve birlikteliklerinin doğuracağı zararlı sonuçlar ve bunların nasıl önlenebileceği incelenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Kardiyovasküler hastalıklar/etyoloji, koroner arter hastalığı/etyoloji, böbrek yetersizliği, kronik/fizyopatoloji/komplikasyon; renal diyalizCopyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi