ISSN 1016-5169 | E-ISSN 1308-4488
Archives of the Turkish Society of Cardiology
Başvuru sırasında ölçülen yüksek duyarlıklı C-reaktif protein düzeyi ile başarılı primer perkütan koroner girişim sonrasındaki ST-segment gerilemesi arasındaki ilişki [Turk Kardiyol Dern Ars]
Turk Kardiyol Dern Ars. 2006; 34(7): 406-412

Başvuru sırasında ölçülen yüksek duyarlıklı C-reaktif protein düzeyi ile başarılı primer perkütan koroner girişim sonrasındaki ST-segment gerilemesi arasındaki ilişki

Hüseyin Uyarel, Hülya Kaşıkçıoğlu, Zeynep Tartan, Özgür Akgül, Dilek Şimşek, Mustafa Çetin, Emrah Bozbeyoğlu, Ali Buturak, Bülent Uzunlar, Ertan Ökmen, Neşe Çam
Dr. Siyami Ersek Gö¤üs Kalp ve Damar Cerrahisi E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi Kardiyoloji Klini¤i, ‹stanbul

AMAÇ
Bu çalışmada, inflamatuvar bir gösterge olan ve başvuru anında ölçülen yüksek duyarlıklı C-reaktif protein (hsCRP) düzeyi ile mikrovasküler perfüzyonun belirleyicisi olan ST-segment gerilemesi (STG) arasındaki ilişki değerlendirildi.

ÇALIŞMA PLANI
Akut ST-segment yükselmeli miyokard infarktüsü geçiren ve ilk 12 saat içinde başarılı (TIMI III akım) primer perkütan koroner girişim (PKG) uygulanan ardışık 113 hastada (96 erkek, 17 kadın; ort. yaş 56.9; dağılım 35-83) girişim öncesinde kan örneklerinde hsCRP düzeyi ölçüldü. Girişim öncesindeki ve TIMI III akım sağlandıktan 60 dakika sonraki EKG’de ST-segment yükselmesi ölçüldü ve iki ölçüm arasındaki fark toplam ST-segment yükselmesindeki gerileme (∆STG) olarak kabul edildi. Schroder ve ark.nın yöntemine göre, ∆STG ≥%50 olanlarda no-reflow fenomeni olmadığı (n=90, %79.6), ∆STG <%50 olanlarda no-reflow fenomeni olduğu (n=23, %20.4) kabul edildi.

BULGULAR
No-reflow fenomeni olan grupta, başvuru anındaki pik kreatin kinaz düzeyi (p<0.001) ve hsCRP düzeyi (p=0.002) daha yüksek, sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu daha düşüktü (p=0.04). ∆STG ile hsCRP arasında ters yönde anlamlı doğrusal bağıntı görüldü (r=-0.281, p=0.003). Yapılan ROC (receiver-operating characteristics) analizinde bulunan değere (≥4.16 mg/l) göre karşılaştırıldığında, yüksek hsCRP grubunda (n=71) no-reflow daha fazla (p=0.02), pik kreatin kinaz düzeyi daha yüksek (p<0.001) ve sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (p=0.03) daha düşüktü. Çokdeğişkenli analizde, yüksek hsCRP düzeyi no-reflow fenomeninin bağımsız bir öngördürücüsü bulundu (odds oranı 2.1, %95 güven aralığı 1.001-4.4; p=0.04).

SONUÇ
Başvuru sırasında ölçülen yüksek hsCRP düzeyleri, primer PKG ile TIMI III akım sağlansa bile, miyokard dokusu düzeyindeki yetersiz perfüzyona işaret etmektedir.

Anahtar Kelimeler: Biyolojik belirteç, C-reaktif protein, koroner hastalık, elektrokardiyografi; miyokard infarktüsü; miyokard reperfüzyonu

The relationship between high sensitivity C-reactive protein levels on admission and ST-segment resolution following successful primary percutaneous coronary intervention

Bu makaleye nasıl atıfta bulunacaksınız?
Hüseyin Uyarel, Hülya Kaşıkçıoğlu, Zeynep Tartan, Özgür Akgül, Dilek Şimşek, Mustafa Çetin, Emrah Bozbeyoğlu, Ali Buturak, Bülent Uzunlar, Ertan Ökmen, Neşe Çam. The relationship between high sensitivity C-reactive protein levels on admission and ST-segment resolution following successful primary percutaneous coronary intervention. Turk Kardiyol Dern Ars. 2006; 34(7): 406-412

Sorumlu Yazar: Hüseyin Uyarel, Türkiye
Makale Dili: Türkçe


Journal Metrics

Journal Citation Indicator: 0.18
CiteScore: 1.1
Source Normalized Impact
per Paper:
0.22
SCImago Journal Rank: 0.348

Hızlı Arama

Copyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi