Radyofrekans kateter ablasyonu (RFA) taşiaritmilerin tedavisinde başarılı ve güvenilir bir tedavi metodu olarak kullanılmakta olmasına rağmen, RFA ile meydana gelen doku hasarını -troponin-T (TnT) tayini ile- araştıran herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Çalışmanın amacı, RFA esnasında, RF enerjisi ile meydana getirilen miyokard hasarının -ilk defa- serum TnT ve yanısıra diğer kardiyak enzimlerin (CK ve CKMB) analizi ile incelenmesidir. Çalışmaya tümü semptomatik olan supraventriküler ya da ventriküler taşikardi (VT)'li 22 (9 kadın, 13 erkek; yaş ortalaması 33.8±16.4 yıl) hasta ve 23 (20 erkek, 3 kadın; yaş ortalaması 29.1±8.4 yıl) sağlıklı kişi alındı. Ondokuz hastada WPW sendromu, 2 hastada otomatik atrial taşikardi (OAT) ve 1 hastada da VT mevcuttu. Yirmiiki hastaya toplam 29 RFA seansı uygulandı. Hastalardan işlem öncesi, işlemin 6., 16. saati ve 4. günü enzim analizi için kan alındı. WPW sendromlu 19 hastanın 16'sında (% 84), OAT'li 2 ve VT'li bir hastada RFA ile başarılı sonuç alındı. Üç seansta (% 10) geçici ve hafif nitelikte komplikasyonlar gelişti. Kontrol grubunun ortalama serum TnT değeri (0.01±0.01 ng/ml) ile hastaların RFA öncesi TnT değerleri (0.01±0.02 ng/ml) arasında anlamlı farklılık yoktu. İşlemin 6. saatinde bakılan TnT (TnT-6) 27 işlemde (% 93), 16. saatinde bakılan TnT 24 işlemde (% 83), 4. gününde bakılan TnT ise 8 işlemde (% 27.5) yüksek bulundu. Böylece RFA sırasında oluşan doku hasarının belirlenmesinde, TnT-6'nın diyagnostik sensitivitesi % 93 ve spesifitesi % 100 olarak gerçekleşti. Buna karşılık, serum CK ve CKMB değerlerinin, işlem sonrası 6., 16. saat ve 4. gündeki yükselme oranları (sırasıyla % 34 ve % 41, % 28 ve % 28, % 3 ve % 3) TnT'ye göre anlamlı olarak düşük (6., 16. saat ve 4. gün için sırasıyla p<0.0001, p<0.0001 ve p<0.001). TnT-6 ile uygulanan akım sayısı (r: 0,63), total akım süresi (r: 0,62), total enerji (r: 0.65) ve total güç (r: 0.66) arasında pozitif korrelasyonlar belirlendi. CK ve CKMB düzeyleri ile bu parametreler arasında anlamlı bir ilişki saptanmadı. Akım sayısının 20, total akım süresinin 500 saniye, total enerjinin 12000 joule ve total gücün 500 Watt'ın üzerinde olduğu alt grupların ortalama TnT değerleri, RF parametrelerinin bu seviyelerin altında kaldığı altgruplarınkinden anlamlı olarak fazla idi (p<0.001). Buna karşılık CK ve CKMB değerleri bu altgruplar arasında farklılık göstermemekte idi. İşlem başarısı ve komplikasyon gelişimi ile enzim düzeyleri arasında herhangi bir ilişki belirlenmedi. Sonuç olarak, RFA ile oluşturulan miyokard hasarının ve yaygınlığının belirlenmesinde serum TnT seviyesi tayininin son derece hassas bir yöntem olduğu, buna karşılık, serum CK ve CK-MB analizinin yeterince güvenilir olmadığı sonucuna varıldı.
Anahtar Kelimeler: Radyofrekans katerer ablasomu. troponin-T, miyokard hasanCopyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi